CHP’de Tek Adaylı Önseçim Tartışması: Demokrasi mi, Tek Adamcılık mı?
Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) cumhurbaşkanı adayı belirleme sürecinde örgüt denetiminde yapılan önseçimde yalnızca Ekrem İmamoğlu’nun isminin yer aldığı oy pusulası, sosyal medyada tartışmalara neden oldu.
Bazı CHP seçmenleri ve muhalif kesimler, parti içi demokrasinin güçlenmesi adına yapılan bu önseçimin tek adaylı olmasını eleştirerek, bunun demokratik bir yarıştan çok sembolik bir oylamaya dönüştüğünü savunuyor. Eleştirenler, CHP’nin uzun süredir eleştirdiği “tek adam rejimi” söylemine atıfta bulunarak, parti içindeki bu durumun çelişkili olduğunu belirtiyor.
Özellikle sosyal medyada paylaşılan ve “Tek adam rejimini kabul edemeyiz” diyenlerin tek bir ismin bulunduğu sandıklarda oy kullanmaya gitmesini eleştiren bir görsel, tartışmaları daha da alevlendirdi. Eleştirmenler, çok adaylı bir yarışın daha demokratik olacağını ve parti tabanının geniş bir seçenekle iradesini yansıtması gerektiğini vurguluyor.
Öte yandan, parti yönetimine yakın isimler, bu sürecin demokratik bir çerçevede işlediğini ve örgütün ortak iradesinin İmamoğlu’ndan yana şekillendiğini savunuyor. Parti içindeki diğer potansiyel adayların süreç içerisinde yarıştan çekilmesi ya da aday olmaya yönelmemesi, bu sonucu doğuran faktörlerden biri olarak gösteriliyor.
CHP’nin cumhurbaşkanı adayı belirleme süreci, partinin iç işleyişi ve demokratik değerleri açısından önemli bir sınav niteliğinde. Bu tartışmalar, ilerleyen süreçte CHP’nin aday belirleme yöntemleri ve parti içi demokrasisi üzerine daha geniş bir değerlendirme yapılmasını gerektirebilir.